Yetişkin bireylerde erken dönem uyumsuz şemalar, romantik ilişkilerindeki bağlanma stilleri, ilişki doyumları ve başa çıkma biçimleri arasındaki ilişki
Künye
Bayar, B. (2021). Yetişkin bireylerde erken dönem uyumsuz şemalar, romantik ilişkilerindeki bağlanma stilleri, ilişki doyumları ve başa çıkma biçimleri arasındaki ilişki. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. İstanbul Kent Üniversitesi, İstanbul.Özet
Erken dönem uyumsuz şemalar çocukluk veya gençlikte ortaya çıkar, bireyin belli bir
derecede işlevselliğini bozar ve yaşamın erken döneminde karşılaşılan olumsuz deneyimler
sonucu oluşur. Bağlanma Kuramı’na göre bağlanma, bebeklik döneminde bebek ve birincil
bakım vereninin geliştirdiği duygusal bağ olarak tanımlanmıştır. Birincil bakım veren kişinin
bebeğin ihtiyaçlarını karşılayabilme/karşılayamama durumuna göre farklı bağlanma stilleri
oluşmaktadır. İlişki doyumu, ilişki içinde ihtiyaçların karşılıklı olarak karşılanması, ilişki
içinde olumlu duyguların yer alması şeklinde tanımlanmıştır. Bireylerin erken dönem
uyumsuz şemalar ile baş etmesi için 3 ayrı baş etme biçimi bulunmaktadır, aşırı telafi, teslim
ve kaçınma. Bu araştırmanın amacı, yetişkin bireylerde erken dönem uyumsuz şemalar,
romantik ilişkilerdeki bağlanma stilleri, ilişki doyumu ve başa çıkma biçimleri arasındaki
ilişkinin incelenmesidir. Araştırma toplamda rastgele seçilen 18 yaş ve üzeri 356 kadın, 104
erkek olmak üzere toplam 460 bireyden oluşmaktadır. Katılımcılara çevrim içi ortamda
sosyodemografik bilgi formu, Young Şema Ölçeği Kısa Form (YŞÖ-KF3), Yakın İlişkilerde
Yaşantılar Envanteri II (YIYE II), İlişki Doyum Ölçeği (İDÖ), Young Telafi Ölçeği (YTÖ)
ve Young Rygh Kaçınma Ölçeği (YR-KÖ) araştırmacı tarafından uygulanmıştır.
Katılımcılara uygulanan ölçeklerden elde edilen veriler SPSS-22 (Statistical Package For
Social Sciences) istatistik paket programı kullanılarak analiz edilmiştir. Kullanılan analizler
Pearson Korelasyon analizi, Çoklu Regresyon analizi, Bağımsız Gruplar T Testi, Tek Yönlü
ANOVA analizi ve MAVOVA analizi kullanılmıştır. Yapılan analizlere göre ilişki doyumu,
erken dönem uyumsuz şemalar ve başa çıkma biçimleri ile negatif yönlü bir ilişkiye sahiptir,
bağlanma stillerinden kaçınmacı bağlanma stili ile pozitif yönlü bir ilişkiye sahipken kaygılı
bağlanma stili ile negatif yönlü bir ilişkiye sahiptir. yaş grubu, ilişki durumu, ilişki süresi,
erken dönem uyumsuz şemalar, başa çıkma biçimleri ve bağlanma stillerinin ilişki doyumu
üzerinde anlamlı etkisi vardır. İlişki doyumu ile cinsiyet, yaşanılan yer, eğitim durumu
arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Fakat ilişki doyumu ve yaş grubu, ilişki durumu ve
ilişki süresi arasında anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Erken dönem uyumsuz şemalar ile
cinsiyet, yaş grubu, eğitim durumu, ilişki durumu ve ilişki süresi arasında anlamlı farklılıklar
bulunmuştur. Fakat erken dönem uyumsuz şemalar ve yaşanılan yer değişkeni arasında
anlamlı bir fark bulunmamıştır. Başa çıkma biçimleri ile cinsiyet, yaş grubu, eğitim durumu,
ilişki durumu ve ilişki süresi arasında anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Fakat başa çıkma
biçimleri ve yaşanılan yer değişkeni arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Bağlanma
stilleri ile cinsiyet, yaş grubu, yaşanılan yer ve eğitim durumu arasında anlamlı farklılıklar
bulunmazken, ilişki durumu ve ilişki süresi ile arasında anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Early maladaptive schemas occur in childhood or adolescence, disrupt the functionality of
the individual to a certain extent and occur as a result of negative experiences encountered
in the early period of life. According to the Attachment Theory, attachment is defined as the
emotional bond developed by the infant and primary caregiver in infancy. Different
attachment styles occur depending on whether the primary caregiver can or cannot meet the
needs of the baby. Relationship satisfaction was defined as meeting the needs mutually in
the relationship, and the presence of positive feelings in the relationship. There are 3
different ways of coping styles for individuals to deal with early maladaptive schemas:
overcompensation, surrender and avoidance. The aim of this study is to examine the
relationship between early maladaptive schemas, attachment styles in romantic
relationships, relationship satisfaction and coping styles in adult individuals. The research
consists of a random selection of 460 individuals aged 18 and over, 356 females and 104
males. Sociodemographic information form, Young Schema Scale Short Form (YSQ-SF3),
Experiences in Close Relationships Inventory II, Relationship Satisfaction Scale, Young
Compensation Scale (YCI) and Young Rygh Avoidance Scale (YRAI) were administered to
the participants by the researcher. Data obtained from the scales applied to the participants
were analyzed using the SPSS-22 (Statistical Package for Social Sciences) statistical
package program. The analyzes used were Pearson Correlation analysis, multidirectional
regression analysis, Independent Groups T Test, One-Way ANOVA analysis and
MAVOVA analysis. According to the analysis, relationship satisfaction has a negative
relationship with early maladaptive schemes and coping styles, while it has a positive
relationship with avoidance attachment style and has a negative relationship with anxious
attachment style. Age group, relationship status, relationship duration, early maladaptive
schemas, coping styles and attachment styles have significant effects on relationship
satisfaction. There is no significant difference was found between relationship satisfaction
and gender, place of residence, education level. However, significant differences were
found between relationship satisfaction and age group, relationship status and relationship
duration. Significant differences were found between early maladaptive schemes and
gender, age group, educational status, relationship status and relationship duration.
However, no significant difference was found between the early maladaptive schemas and
the place of residence variable. Significant differences were found between coping styles
and gender, age group, educational status, relationship status and relationship duration.
However, no significant difference was found between coping styles and the variable of
place of residence. While there were no significant differences between attachment styles
and gender, age group, place of residence, and education status, significant differences were
found between relationship status and relationship duration.